Sakarya Üniversitesi EÄŸitim ve AraÅŸtırma Hastanesi Kardiyoloji kliniÄŸi, “17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü” kapsamında bir dizi etkinlik düzenledi.
“Sinsi düÅŸman” olarak nitelenen hipertansiyona karşı farkındalığı ve bilinci arttırmak amacıyla düzenlenen etkinliklere katılım oldukça fazlaydı. Etkinlikte hipertansiyon ve hipertansiyonun insan vücuduna etkileri konusunda ÅŸu bilgiler verildi: “Kanın damarlar içinde sahip olduÄŸu basınca tansiyon denir. Bu basıncın sistolik veya büyük tansiyon diye adlandırılan bir üst sınırı, küçük veya diyastolik tansiyon diye adlandırılan bir de alt sınırı vardır. Basıncın insan saÄŸlığını tehdit edecek düzeylere çıkması durumuna yüksek tansiyon (hipertansiyon) denilmektedir. Küçük tansiyon 80 mm Hg’nın (veya 8), büyük tansiyon (sistolik basınç) ise 120 mm Hg'nın (veya 12) altındadır. Uygun ölçüm koÅŸullarında büyük (sistolik) tansiyonun 140, küçük (diyastolik) tansiyonun 90 mmHg ve üzerinde olması hipertansiyon tanısı koydurur.
Tehlikeli bir hastalık
Kan basıncı ile kalp damar hastalıkları arasında yakın iliÅŸki vardır. Yüksek tansiyon, tüm dünyada ciddi olarak insan ve toplum saÄŸlığını tehdit eden, kalp krizi, felç ve böbrek yetmezliÄŸi gibi ölümcül sonuçlara yol açan, tehlikeli ve yaygın bir hastalıktır. Hipertansiyonun vücuda verdiÄŸi zararları; kalp yetmezliÄŸi, kalp büyümesi, kalbi besleyen damarlarda daralma (koroner arter darlığı), kalbi besleyen damarlarda tıkanma (kalp krizi), beyin kanaması, felç, beyin damarlarında daralma ve tıkanma, böbrek yetmezliÄŸi, böbrek fonksiyonlarında bozulma, görme azalması ve körlük, büyük atardamarlarda geniÅŸleme ve yırtılması, bu damarlarda tıkanma ve boyun ve bacak damarlarında tıkanma ÅŸeklinde sıralayabiliriz.
Türkiye’de 15 milyon hipertansiyon hastası var
Hipertansiyon dünya genelinde tek başına inme, kalp krizi, böbrek hastalıklarına neden olan en önemli ölüm sebeplerindendir. Tüm dünyada, hipertansiyonu olan 1.5 milyardan fazla hasta bulunmaktadır ve her yıl yaklaşık 10 milyon insan bu nedenle hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde ise her üç eriÅŸkinden biri, elli yaÅŸ üzerinde ise her iki kiÅŸiden biri hipertansiyon hastasıdır. Yani baÅŸka bir deyiÅŸle Türkiye’de yaklaşık 15 milyon hipertansiyon hastası bulunmaktadır. Ancak hipertansiyonu olan her 3 kiÅŸiden 2’si hipertansif olduÄŸunun farkında deÄŸildir. 5 hipertansif hastadan 4'ünde kan basıncı kontrolü yeterli deÄŸildir.
Stres ve kilo riski artırıyor
Yüksek tansiyonun, kesin sebebi tam olarak bilinmemekle beraber, yüksek oranda (yüzde 95'in üzerinde) genetik faktörlerin de içinde olduÄŸu, insan yapısına ait birden fazla faktörün bir araya gelmesi ile oluÅŸtuÄŸu bilinmektedir. Küçük bir kısmından ise (yüzde 3-5) böbrek, damar veya hormon hastalıkları sorumludur. Ayrıca stresli hayat, beslenme tarzımız, fazla kilo ve bazı alışkanlıklarımız hipertansiyonun ortaya çıkmasında yardımcı olmaktadır. Bununla birlikte, romatizma ve depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar, gebelik kontrol ilaçları yüksek tansiyonun nedeni olabilecekleri gibi hipertansiyon tedavisinde kullanılan ilaçların etkisini de azaltabilirler.
Ä°laç kullanmayı bırakmayın
Yüksek kan basıncından korunmak için ise tuzdan, sigaradan, alkolden ve fazla kilolardan sakınmak; düzenli egzersiz yapmak, kan basıncını düzenli ölçtürüp kaydetmek, hekimin vereceÄŸi ilaçları hekim deÄŸiÅŸtirene ya da durdurana kadar, düzenli olarak kullanmak gerekmektedir. Asla doktorunuzun tavsiyesi dışında herhangi bir ilaç almayınız. Unutmayınız ki baÅŸka bir hastada çok iyi sonuçlar vermiÅŸ olan bir ilaç, sizde tam tersi zararlı sonuçlara yol açabilir. Ä°laç tedavisinde en önemli unsur, doktorunuzun verdiÄŸi ilaçları, kendinizi iyi hissetseniz bile kesintisiz ve düzenli olarak almaktır. Yapılan en büyük hata, tansiyon kontrol altına alındıktan sonra ilaca gerek kalmadığı düÅŸünülerek ilacın azaltılması veya bırakılmasıdır. Unutmayınız ki, ilacınızı kendi başınıza azaltmanız veya bırakmanız durumunda tansiyonunuz tekrar yükselecektir.
Hipertansiyon kontrol edilebilir
Sonuç olarak, hipertansiyon genelde belirti vermeyen ve gizli seyreden tehlikeli bir hastalıktır. Hipertansiyonun kontrolü ile kalp yetmezliÄŸi, inme sıklığı ve kalp krizleri baÅŸta olmak üzere yol açtığı saÄŸlık sorunları önemli oranda azaltılabilmektedir. Bu amaçla hipertansiyon konusunda farkındalığı arttırmak, sebep olduÄŸu sorunlara dikkat çekmek, kiÅŸilerin ve toplumların hipertansiyon konusunda bilinç düzeyini arttırmak amacıyla Dünya Hipertansiyon BirliÄŸi tarafından 2005 yılından itibaren 17 Mayıs günü ‘Dünya Hipertansiyon Günü’ olarak ilan edilmiÅŸtir.”
Kaynak: SAÜ HABER